Gaziantep'in Şahinbey ilçesinde 20 Ağustos 2016'daki terör saldırısında yaşamını yitiren 57 kişi anıldı.
Bazı sivil toplum örgütü ve siyasi partilerin temsilcileri, Beybahçe Mahallesi'ndeki olay yerine gelerek, saldırıda yaşamını yitirenler için dua etti ve sokağa karanfil bıraktı.
Olayda yakınlarını kaybedenler ise sabahın erken saatlerinden itibaren Yeşilkent Mezarlığına giderek, sevdiklerinin kabirlerini ziyaret etti. Bazı aileler mezar taşlarına çikolata bırakırken bazıları da gözyaşları içerisinde Kur'an-ı Kerim okudu.
Saldırısında yaralanan 1,5 yaşındaki Esma Yağız, olayda hayatını kaybeden annesinin hasretiyle büyüyor.
4 KARDEŞ YARALANDI ANNE HAYATINI KAYBETTİ
Beybahçe Mahallesi'nde akrabalarının 20 Ağustos 2016'daki kına gecesinde annesini teröre kurban veren Esma bebek, iki ablası ve bir ağabeyiyle yaralandı. Ayağına şarapnel parçası isabet eden Esma bebeğin sol ayağı alçıya alındı. Olayın ardından saatlerce ağlayan ve annesine ait tülbentle susturulabilen Esma, acı olayın sembolü oldu.
Baba Kahraman Yağız, patlamanın üzerinden bir yıl geçtiğini ancak acılarını unutmanın mümkün olmadığını söyledi.
Yaşadıkları acılara rağmen çocukları yanında olduğu için mutluluk duyduğunu anlatan Yağız, şunları kaydetti:
"Oğlum 7 ameliyat geçirdi. Yüzünde izler kaldı. Onlar da zamanla geçecek. Aycan'ın sol ayağı kopmuştu. Çok şükür iyileşiyor. Protezi takılmadan önce çocuklar oynadığı zaman üzülüyordu. Üzüntüsü bizi de çok etkiliyordu. Çok şükür, protez takıldıktan sonra çocuklarla oynayabiliyor, okuluna gidiyor. Esma 1,5 yaşına girdi ama hala annesinin tülbentiyle uyuyor. Ablama 'anne' diyor. Çocuklar sürekli annelerinin mezarına gitmek istiyor. Perşembe günleri onları götürmeye çalışıyorum. Allah ablalarımdan razı olsun. Çocuklarıma annesizliklerini hissettirmemeye çalışıyorlar."
"ÇOCUKLARIN AYAĞINI KESMEYECEĞİM"
Patlamada sol ayağını kaybeden 7 yaşındaki Aycan Yağız ise doktor olmak istediğini belirterek, "Çocukların ayağını kesmeyeceğim. Onların canını yakmayacağım." dedi.
Anaokuluna gittiğini ifade eden Yağız, "Arkadaşlarımla, kardeşlerimle oynuyorum. En çok Esma ile anlaşıyorum. 'Kutu kutu pense' oynuyoruz. En çok o oyunu seviyorum." diye konuştu.
"BİZİ KİMSE ANLAYAMAZ"
Patlamada iki çocuğunu kaybeden Baki İlter, gazetecilere yaptığı açıklamada, söylenecek hiçbir sözün ölenleri geri getirmeye yetmeyeceğini belirterek, mezarlıktaki 57 kişinin tamamının akraba olduğunu söyledi.
Acı bir gecenin yıl dönümünün yaşandığını aktaran İlter, "Bizi kimse anlayamaz. Allah kimseye de bizi anlayabilecekleri dert ve böyle acı olaylar yaşatmasın." dedi.
"SUÇLULAR CEZASINI ÇEKSİN"
Patlamada iki çocuğunu kaybettiğini, o dönem hamile olan eşinin de yaralandığını anımsatan İlter, şöyle konuştu:
"Benim kaybedecek hiçbir şeyim yok. İki çocuğum vardı, ikisi de öldü. O dönemde hamile olan eşim doğum yaptı ve bir kızım oldu. Adını da ölen kızımın adı olan Rabia koyduk. Şu an onunla hayata tutunmaya çalışıyoruz. Kimseden maddi bir isteğimiz yok. Kim çocuğuna değer biçebilir. Benim acımın dinmesi için tek isteğim var, bu olayın suçluları cezasını çeksin. Bize en büyük ödül bu olur."
